Özet
Amaç: Bu çalışmanın amacı, gebelerin bilinçli farkındalık düzeyleri ile depresyon, anksiyete ve stres düzeyleri arasındaki ilişkinin belirlenmesidir.
Yöntem: Tanımlayıcı ve kesitsel olarak gerçekleştirilen araştırmanın örneklemini, 15 Temmuz - 15 Eylül 2018 tarihleri arasında bir eğitim ve araştırma hastanesinin doğum kliniğinde yatan veya doğum polikliniğine başvuran ve araştırmaya katılmayı kabul eden 282 gebe oluşturmuştur. Verilerin toplanmasında Gebe Tanıtım Formu (GTF), Bilinçli Farkındalık Ölçeği (BFÖ) ve Depresyon, Anksiyete ve Stres Ölçeği (DASÖ) kullanılmıştır. Verilerin analizinde tanımlayıcı istatistikler ile Mann Whitney U testi, Wallis testi ve Spearman Korelasyon analizi kullanılmıştır.
Bulgular: Gebelerin bilinçli farkındalık puan ortalaması 64,40±11,86 olup, depresyon, anksiyete ve stres puan ortalamaları sırasıyla 11,41±7,17, 13,20±6,61 ve 13,83±7,41 olarak saptanmıştır. Araştırmada, depresyon, anksiyete ve stres düzeyleri yüksek olan gebelerin bilinçli farkındalık puan ortalamalarının düşük olduğu belirlenmiştir (p<0,05). Bilinçli farkındalık ölçeği ile depresyon (r= -0,348, p=0,000), anksiyete (r= -0,318, p=0,000) ve stres (r= -0,372, p=0,000) ölçeği arasında negatif yönde orta düzeyde bir ilişki saptanmıştır. Gebelerin DASÖ puan ortalamalarını geniş aile yapısının, düşük öyküsünün, sağlık sorunu yaşamanın ve birinci trimesterde olmanın olumsuz etkilediği belirlenmiştir (p<0,05).
Sonuç: Sonuç olarak gebelerin bilinçli farkındalık puanları yükseldikçe depresyon, anksiyete ve stres puanları düşmektedir. Bu sonuçlar doğrultusunda, depresyon, anksiyete ve stres sorunu yaşayan gebelere bilinçli farkındalık temelli müdahale çalışmalarının planlanması ve uygulanması önerilmektedir.