ÖZ
Amaç
Günümüzde sağlık hizmetlerinin giderek karmaşıklaştığı bir dönemde, hemşirelerin rolü sadece tıbbi müdahalelerle sınırlı kalmamakta, aynı zamanda psikososyal ve ruhsal destek sağlama becerileri de beklenmektedir. Bu çalışma, hemşirelik öğrencilerinin psikoeğitim gruplarını yönetme yeteneklerini geliştiren bir programın, psikiyatri hemşireliğini algılama düzeyine etkisini değerlendirmeyi amaçlamaktadır.
Yöntem
Araştırma, ön test-son test yarı deneysel desenle gerçekleştirilmiştir. Çalışmaya, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi, Hemşirelik Bölümü’nde öğrenim gören ve Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği İntörn Uygulama Dersi kapsamında klinik uygulamaya katılan 29 hemşirelik öğrencisi dahil edilmiştir. Araştırmada veri toplama formu olarak Kişisel Bilgi Formu ve Psikiyatri Hemşireliğini Algılama Ölçeği kullanılmıştır. Araştırmaya katılan öğrencilere 6 oturumluk psikoeğitim gruplarını yönetme becerisi geliştirme programı uygulanmıştır. Program devam ederken öğrencilere 3. haftada izlem testi uygulanmış, izlem testinden 3 hafta sonra son test uygulanarak araştırma verileri elde edilmiştir.
Bulgular
Çalışmanın sonuçları, psikoeğitim programını alan hemşirelik öğrencilerinin psikiyatri hemşireliğini algılama düzeyine yönelik olumlu görüşlerinde anlamlı bir artış, olumsuz görüşlerinde anlamlı bir azalma olduğunu göstermiştir (p<0,05).
Sonuç
Hemşirelik öğrencilerine yönelik olarak verilen psikoeğitim grupları oluşturma ve yönetme becerisi geliştirme programının, psikiyatri hemşireliğini algılama düzeyini arttırdığı sonucuna varılmıştır. Bu bulgular, hemşirelik eğitiminde psikoeğitim programlarının önemini vurgulamaktadır. Gelecekte, benzer çalışmaların daha geniş örneklemlerle ve farklı eğitim seviyelerinde yapılması önerilmektedir.
GİRİŞ
Sağlık hizmetlerinin gittikçe karmaşıklaştığı ve hastaların sadece fiziksel ihtiyaçlarına değil, aynı zamanda ruhsal ve duygusal ihtiyaçlarına da odaklanıldığı günümüzde, hemşirelerin yetkinlik alanları da artmaktadır. Hemşirelerden beklenen yalnızca tıbbi prosedürlerin uygulanması değil, aynı zamanda psikososyal destek sağlama ve ruhsal sağlıkla ilgili konularda rehberlik yapma becerilerine de sahip olmalarıdır (1). Ayrıca hemşireliğin felsefesini oluşturan anlayışlardan biri biyopsikososyal bütünlük içinde hastanın ve ailesinin optimal fonksiyon görmesine yardım etmektir. Hemşireler bu anlayışı psikoeğitim yoluyla gerçekleştirebilirler. Bu becerinin öğrencilik yıllarında kazandırılması önemlidir. Hemşirelik öğrencilerine yönelik psikoeğitim programları, klinik uygulamalarının yanı sıra ruhsal ve psikososyal alanlarda da yetkin olmalarını amaçlamaktadır (2). Bu kapsamda, psikoeğitim programları, hemşirelik öğrencilerinin psikososyal becerilerini geliştirmeleri ve psikoloji alanında daha etkili bir şekilde hizmet vermelerini sağlamaktadır (3). Özellikle psikiyatri hemşireliği alanında çalışacak olan öğrenciler için ruhsal sağlık sorunlarıyla başa çıkma becerileri, hasta bakımının temel taşlarından biri olarak görülmektedir (4).
Psikoeğitimler aracılığı ile bireylerin, kendi ruhsal sağlıklarını anlamaları ve geliştirmeleri için gereken araçları kazanmaları hedeflenmektedir (5). Psikoeğitimin üç temel öğesi vardır. Bunlar; terapötik etkileşim, açıklık getirme ve baş etme becerisinin geliştirilmesidir (6). Psikoeğitimler, bilginin transferi ve becerinin geliştirilmesi, aile yükünü ve stresin azaltılması, emosyonel destek sağlanması, tedavi uyumunun arttırılması, problem çözme becerilerinin geliştirilmesi, nükslerin önlenmesi, hasta ve ailesi için yaşam kalitesinin arttırılması gibi birçok konuda kişilere yardımcı olmaktadır (1, 7). DeLucia-Waack’a (7) göre psikoeğitim grupları, danışma ve terapi gruplarından bazı yönleriyle farklılaşmaktadır. Bu farklılıklar, psikoeğitim gruplarında kazandırılacak hedef davranışların netliği ile grupların beceri geliştirmeye, bilişsel stillere ve amaca ulaşma stratejilerine odaklanmasıdır. Bireysel amaçlar yönüyle de psikoeğitim, psikolojik danışma ve terapi grupları arasında farklar vardır. Psikoeğitim gruplarında üyeler ortak grup amaçlarına sahiptir. Psikolojik danışma ve terapi gruplarında ise grup amaçları daha genel olabilmekte ve buna bağlı olarak üyelerin bireysel hedefleri daha çok farklılık gösterebilmektedir (7). Brown’a (8) göre psikoeğitim gruplarında lider, danışma ve terapi gruplarına göre daha aktif olmalıdır. Danışma ve terapi gruplarında liderin daha fazla zamanı vardır. Psikoeğitim gruplarında ise liderin zamanı daha sınırlıdır ve daha çok iş yönelimlidir. Bu nedenle psikoeğitim gruplarında yeni becerileri pekiştirmek için pratik yapmak önemlidir (7).
Psikiyatri hemşireliği, ruhsal sağlık sorunları yaşayan bireylerin bakımını üstlenen kritik bir hemşirelik alanıdır. Bu alandaki hemşirelerin empati, etkili iletişim ve problem çözme gibi psikososyal becerilere sahip olmaları, hasta bakımında etkin olmalarını sağlamaktadır. Psikoeğitim farklı psikiyatri profesyonelleri tarafından bireysel ya da grup olarak uygulanabilmektedir. Ancak alana özgü spesifik eğitimin alınmış olması gereklidir (7, 8). Psikoeğitimi yürütecek bireylerin sahip olmaları gereken yeterlilikler konusunda belirsizlik vardır. Ancak terapötik yaklaşımlar konusunda eğitim almış ve psikoeğitim sürecinde oluşabilecek psikososyal tepkileri yönetebilecek kişiler tarafından yürütülmesinin gerekli olduğu vurgulanmaktadır (8).
Literatürde yapılan çalışmalar, hemşirelik öğrencilerine verilen psikoeğitim becerisi geliştirme programının psikiyatri hemşireliğini algılamaya olumlu etkiler sağladığını göstermektedir (2-4). Bu programın, öğrencilerin psikiyatri hemşireliği alanını daha iyi anlamalarına ve ruhsal sağlık sorunlarıyla daha etkili bir şekilde başa çıkmalarına yardımcı olduğu gözlemlenmiştir. Bu sonuçlar, hemşirelik eğitimi programlarına psikoeğitim modüllerinin entegre edilmesinin, öğrencilerin psikososyal yetkinliklerini arttırmaları ve psikiyatri hemşireliği alanında daha verimli ve istekli olmalarını sağlamaya yönelik kritik bir rol oynayabileceği düşüncesini desteklemektedir. Bu bağlamda bu araştırma, hemşirelik öğrencilerine verilen psikoeğitim grupları oluşturma ve yönetme becerisi geliştirme programının, psikiyatri hemşireliğini algılamaya olan etkisini incelemeyi amaçlamaktadır.
GEREÇ VE YÖNTEM
Bu araştırma yarı deneysel desende olup tek gruplu ön test-son test olarak yapılmıştır. Araştırmanın evreni, hemşirelik bölümünde, 2022-2023 eğitim öğretim yılı bahar döneminde ruh sağlığı ve hastalıkları hemşireliği intörn uygulaması dersini seçen 4. sınıf öğrencilerinden oluşmaktadır. Araştırma, ruh sağlığı ve hastalıkları hemşireliği intörn uygulaması dersine kayıtlanan ve araştırmaya dahil edilme kriterlerine uyan 29 öğrenci ile yürütülmüştür. Araştırmaya katılmayı kabul eden tüm öğrenciler örnekleme alınmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak araştırmacılar tarafından oluşturulmuş Kişisel Veri Toplama Formu ve Psikiyatri Hemşireliğini Algılama Ölçeği (PHAÖ) kullanılmıştır.
Veri Toplama Araçları
Kişisel Veri Toplama Formu
Araştırmacılar tarafından literatüre dayalı olarak hazırlanan form (2-4), öğrencilerin yaş, cinsiyet, daha önce psikoeğitim alma durumu ve psikiyatri hemşireliği intörnlük dersi seçme sebebini sorgulayan dört maddeden oluşmaktadır.
Psikiyatri Hemşireliğini Algılama Ölçeği
Surgenor ve ark. (9) tarafından öğrenci hemşirelerin psikiyatri hemşireliğine yönelik olumlu ve olumsuz algılarını belirlemek amacıyla geliştirilen ölçeğin, Türkçe geçerlik ve güvenirliği Çam ve Arabacı (10) tarafından yapılmış ve Cronbach a katsayısı 0,76 olarak bulunmuştur. Altılı Likert tipi ölçek (1: kesinlikle katılmıyorum, 2: çoğunlukla katılmıyorum, 3: kısmen katılmıyorum, 4: kısmen katılıyorum, 5: çoğunlukla katılıyorum, 6: kesinlikle katılıyorum) 17 maddeden oluşmaktadır. Ölçekte puan aralığı 0-85 puan olup puanların yüksek olması psikiyatri hemşireliği algısının daha olumlu olduğunu göstermektedir (9,10). Bu çalışmada ölçeğin Cronbach a değeri 0,72 olarak hesaplanmıştır.
Çalışmanın Etik Yönü
Araştırmaya başlamadan önce Ondokuz Mayıs Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Araştırmaları Etik Kurulu’ndan (karar no.: 2022/575, tarih: 30.06.2022) etik onay alınmıştır. Çalışmaya katılan öğrencilerin yazılı ve sözlü onamları alınmıştır. Öğrencilere bilgilendirilmiş onam formu aracılığı ile araştırmanın içeriği, kullanılacak veri toplama formları, araştırmadan istedikleri zaman ayrılabilecekleri, verilerin araştırma dışında başka bir amaçla kullanılmayacağı gibi konular hakkında detaylı olarak bilgi verilmiştir.
Psikoeğitim Grupları Oluşturma ve Yönetme Becerisi Geliştirme Programının İçeriği
Psikiyatri hemşireliği intörnlük dersini alan öğrencilere, ilk derste araştırmanın amacı açıklandıktan sonra yazılı ve sözlü onamları alınmıştır. Daha sonra öğrencilere Kişisel Bilgi Formu ve PHAÖ uygulanmıştır. Aynı ölçek, psikoeğitim programının 3. oturumu sonrasında ara izlem ve son oturumunda son test olarak tekrar uygulanmıştır. Psikoeğitim programı, haftada bir kez her bir oturum 90 dakika olacak şekilde toplam altı oturum olarak yürütülmüştür.
Programın İçeriği
1. Oturum: İlk oturumda, psikoeğitim grupları oluşturma ve yönetme becerisi geliştirme programının amacının paylaşılması, araştırma süreci ve grup kuralları hakkında öğrencilere bilgi verilmiştir. Daha sonra oturum hedefleri ifade edilmiştir. Öğrencilerin psikoeğitim programına ve birbirleri ile iletişim kurmalarını sağlamak için ısınma egzersizleri yapılmıştır. Şimdi ve burada meditasyonu ile programa odaklanmayı arttırma çalışmaları ile devam edilerek; “Psikoeğitim nedir?”, “Psikoeğitim gruplarının özellikleri nelerdir?”, “Psikoeğitimlerin uygulanma amaçları ve uygulanma alanları nelerdir?” konularında bilgi verilmiştir.
2. Oturum: İkinci oturuma meditasyon ve ısınma egzersizleri ile başlanmıştır. Daha sonra öğrencilerin psikiyatri hemşireliğini algılama ve tutumlarını değiştirmeye yönelik faaliyetlere geçilmiştir. Psikiyatri hemşirelerinin ruhsal ve fiziksel hastalıklardaki rol ve sorumlulukları hakkında bilgi verilmiştir. Psikiyatri hemşirelerinin fiziksel/ruhsal sağlığın korunmasındaki önemine vurgu yapılmıştır.
3. Oturum: Bu oturumda, psikiyatri hemşirelerinin psikiyatri kliniklerinde görev ve sorumluluklarından bahsedilerek kliniklerdeki liderlik özelliklerine vurgu yapılmıştır. Günaydın toplantıları, grup etkileşimleri, terapötik görüşmeler, izlem, takip ve değerlendirme konularında bilgiler verilmiştir. Rol yapma yoluyla psikiyatri servisinde örnek bir günaydın toplantısı canlandırılmıştır. Daha sonra oturum soru-cevap, tartışma, farklı senaryo örnekleri üzerinden canlandırma yapma ile tamamlanmıştır.
4. Oturum: Bu oturuma kendini açma, eş duyum, şimdi ve burada etkileşimi, öğretici tartışmalar gibi yapılandırılmış egzersizlerle başlanmıştır. Daha sonra öğrenciler gruplara ayrılarak örnek bir psikoeğitim grubunu yönetme canlandırması yapılmıştır. Sosyal etkinlikleri yönetme becerisi kazandırmaya yönelik rol yapma yapılmıştır. Psikoeğitim verilen grupta kriz durumlarında yönetmeye yönelik değerlendirmeler yapılmıştır. Bir liderde bulunması gereken özellikler knowledge (bilgi), art (sanat), science (bilim), skills (beceri) ve techniques (teknik) modeli çerçevesinde ele alınmıştır.
5. Oturum: Bu oturumda diğer oturumların özetlenmesi, psikoeğitim gruplarının oluşturulmasındaki ‘Sekiz Aşama’ anlatılmıştır. Yapılandırılmış egzersizler ile psikoeğitim grubunun tüm süreci gözden geçirilmiştir. Her öğrenci için çalışma ödevleri atanmış ve ruh sağlığı ve hastanesi kliniklerinde uygulamalar yapılmıştır.
6. Oturum: Son oturumda psikiyatri hemşireliğini algılamaya yönelik geri bildirimlerin alınarak ve psikoeğitim grup etkileşimleri soru-cevap, özetleme, tartışma teknikleri kullanılarak yapılmıştır. Daha sonra eğitimin değerlendirilmesi yapılarak, program sonlandırılmıştır.
Araştırmaya Dahil Edilme Kriterleri;
• 18-65 yaş arasında olmak,
• Ruh sağlığı ve hastalıkları hemşireliği intörn uygulaması dersi almak,
• Eğitimin tüm oturumlarını aktif olarak tamamlamak,
• Sözel iletişim engeline sahip olmamak,
• Tanı ve tedavi aldığı ruhsal bir hastalığa sahip olmamak,
• Araştırmaya katılmaya gönüllü olmak olarak belirlenmiştir.
Araştırmadan Çıkarılma Kriterleri;
• Eğitimin tüm oturumlarını aktif olarak tamamlamamak,
• Öntest, ara izlem testi veya son testten herhangi birini tamamlamamak,
• Psikoeğitim sürecinde herhangi bir ruhsal hastalık gelişmesi veya tanı alınması,
• Araştırmadan ayrılmak istemek olarak belirlenmiştir (Şekil 1).
BULGULAR
Tablo 1 ve Tablo 2’de çalışmaya katılan öğrencilerin yaş ortalamasının 22,55±1,24 ve %75,9’unun kadın olduğu, öğrencilerin tamamının daha önce herhangi bir psikoeğitim programına katılmadığı ve %41,4’ünün psikiyatriye ilgi duyduğu için psikiyatri hemşireliği intörnlük dersini seçtiği görülmektedir.
Şekil 2 ve Tablo 3’te “Psikoeğitimin uygulanma durumuna göre öğrencilerin PHAÖ’den aldıkları puan ortalamaları ve puan ortalamalarının karşılaştırılması” yer almaktadır.
İstatistiksel Analiz
Öğrencilerin PHAÖ toplam puan ortalamalarına bakıldığında, psikoeğitim uygulamasından önce toplam puan ortalamalarının (51,37±4,54), psikoeğitim uygulanma sırasında (52,24±4,01), psikoeğitim uygulandıktan sonra (51,13±2,72) olduğu ve aradaki farkların istatistiksel olarak anlamlı olmadığı görülmüştür (F=1,183, p=0,314). PHAÖ “olumlu görüşler” puan ortalamalarında, öğrencilerin psikoeğitim uygulandıktan sonra aldıkları puan ortalamalarının (39,37±1,69), psikoeğitim uygulanma öncesinde (35,06±4,89) ve psikoeğitim uygulanma sırasında (36,10±3,80) aldıkları puan ortalamalarına göre istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek olduğu belirlenmiştir (F=23,74, p=0,000). PHAÖ “olumsuz görüşler” puan ortalamalarında ise öğrencilerin psikoeğitim uygulandıktan sonra aldıkları puan ortalamalarının (11,75±0,55), psikoeğitim uygulanma öncesinde (16,31±1,28) ve psikoeğitim uygulanma sırasında (16,13±0,98) aldıkları puan ortalamalarına göre istatistiksel olarak anlamlı derecede düşük olduğu bulunmuştur (F=14,23, p=0,000).
TARTIŞMA
Hemşirelik öğrencileri, psikiyatri hemşireliğine ve ruhsal hastalığa sahip bireylere yönelik olumsuz inançları olması nedeniyle mezun olduktan sonra psikiyatri hemşireliği alanında çalışma konusunda isteksiz olabilmektedirler. Sistematik bir derlemede, psikiyatri hemşireliğinin hemşireliğin en az tercih edilen alanı olarak nitelendirilmesinin son elli yılda değişmediği ve bu bağlamda hemşirelik öğretim elemanlarına bu olumsuz tutumları dönüştürme konusunda önemli sorumluluklar yüklendiği ileri sürülmüştür (11). Bu nedenle eğitimcilerin psikiyatri hemşireliği müfredatını gözden geçirmesi, rol yapma, film izleme, simülasyon gibi yenilikçi ve deneysel eğitim yöntemlerini kullanması, öğrencilerin korku ve kaygılarını gidermeye yönelik klinik hazırlık eğitimleri yapması ve özellikle ruh sağlığına ilgi duyan öğrencileri teşvik etmesi gerekmektedir. Ayrıca psikoeğitim programlarının da hemşirelik öğrencileri için oldukça önemli katkılar sağladığı, farklı beceri ve tutumlar geliştirmede etkili olduğu bilinmektedir (11, 12).
Araştırmadan elde edilen bulgular doğrultusunda psikiyatri hemşireliği dersi kapsamında verilen psikoeğitim programı sonrası öğrencilerin psikiyatri hemşireliğini algılamalarında olumlu yönde bir değişim olduğu görülmüştür (Şekil 2). Ancak öğrencilerin psikiyatri hemşireliğini algılamalarına yönelik yapılan araştırmalar literatürde oldukça sınırlı sayıdadır. Yapılan sınırlı sayıdaki araştırma sonuçlarının ise bu araştırmadan elde edilen mevcut sonuçları destekler nitelikte olduğu görülmektedir (11-13).
Bu sonuç üzerinde psikiyatri hemşireliği kapsamında verilen psikoeğitim programında yer alan eğitim ve uygulamaların katkısının olabileceği düşünülmektedir.
Ciydem ve Avci’nın (12) 80 hemşirelik öğrencisi ile yaptıkları deneysel araştırma sonuçlarına göre psikiyatri hemşireliği dersi sonrası öğrencilerin psikiyatri hemşireliğini olumlu yönde algılamalarında artış olduğu belirlenmiştir. Bu derste film izleme, kısa video gösterme, rol yapma, vaka çalışması gibi farklı tekniklerin kullanıldığı eğitim sonrası psikiyatri hemşireliği ile ilgili temel becerilerinin geliştiğini de ifade ettikleri görülmüştür. Ayrıca mezun olduktan sonra, psikiyatri hemşiresi olarak çalışmak isteyen öğrenci sayısında artış olduğu gözlemlenmiştir. Çam ve Arabacı’nın (10) öğrenci hemşirelerle yaptıkları araştırma sonuçlarına göre psikiyatri hemşireliğine ilişkin eğitimi yetersiz bulan öğrencilerin psikiyatri hemşireliği algılarının da düşük olduğu görülmektedir. Bu sonuçtan hareketle, psikiyatri hemşireliği eğitiminin öğrencilerin algılarını etkilemesi yönünden önemli olduğu söylenebilir. Duman-Çetinkaya ve ark.’nın (13) yaptıkları hemşirelik öğrencilerinin psikiyatri hemşireliğini algılamaya yönelik deneysel karşılaştırmalı araştırma sonuçları, probleme dayalı öğretim tekniklerinin geleneksel öğrenme tekniklerine göre öğrencilerin olumlu tutum belirlemesine katkı sağladığını göstermektir. Rushworth ve Happell (14) tarafından psikiyatri kliniğinde ve yaşlı bakım kliniğinde yapılan uygulamanın öğrencilerin kariyer tercihlerine etkisinin karşılaştırıldığı bir çalışmada, psikiyatri kliniğinde çalışan öğrencilerin kariyer tercihi olarak psikiyatri hemşireliğini daha çok tercih ettikleri, buna karşın yaşlı bakım kliniğinde uygulama yapan öğrencilerin kariyer tercihlerinde değişiklik olmadığı gözlemlenmiştir. Bu durum psikiyatri hemşireliği dersi alan öğrencilerin hem mesleğe hem de ruhsal hastalığı olan bireylere karşı tutumlarını değiştirmede oldukça faydalı olduğunu göstermektedir. Mevcut araştırma sonuçları da, yapılmış olan diğer çalışmalarla da benzerlik göstermektedir (10, 12, 13). Bu sonuçlar, teorik derslerde öncelikle ruh sağlığı sorunlarını, bunların tedavisini ve hemşirelik bakımını öğrenmenin, psikiyatri hemşiresinin rol ve sorumluluklarının anlaşılmasını, ikinci olarak da ruh sağlığı sorunu olan bireyin bakımında aktif rol oynamanın önemli olduğunu düşündürmektedir. Klinik uygulamalar sırasında hem ruhsal hastalıklara hem de psikiyatri hemşireliğine yönelik olumsuz inançların değiştirilmesinde de etkili olmaktadır (11, 15, 16).
Araştırmanın Sınırlılıkları
Psikoeğitim gruplarını oluşturma ve yönetme becerisi geliştirme programının psikiyatri hemşireliğini algılama düzeyi üzerindeki etkisini değerlendiren bu araştırmanın bazı sınırlılıkları bulunmaktadır. Araştırmadan elde edilen bulgular, Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü'nün belirli bir döneminde öğrenim gören hemşirelik öğrencileriyle sınırlıdır. Ayrıca araştırmanın yarı deneysel olması ve tek gruplu olarak yürütülmesi, diğer bir sınırlılık olarak değerlendirilmektedir.
SONUÇ VE ÖNERİLER
Bu araştırmadan elde edilen sonuçlar, hemşirelik öğrencilerine verilen psikoeğitim grupları oluşturma ve yönetme becerisi geliştirme programının, öğrencilerin psikiyatri hemşireliğini algılama düzeylerinde olumlu bir etki sağladığını göstermektedir (Tablo 3, p<0,05). Psikoeğitimler, öğrencilerin ruhsal sağlık alanındaki bilgi, beceri ve duyarlılıklarını artırarak hastaları daha etkili bir şekilde desteklemelerini sağlamaktadır. Bu nedenle, psikoeğitimlerin hemşirelik eğitim programlarına dahil edilmesi ve sürekli olarak desteklenmesi, hemşirelerin psikiyatri hemşireliği alanında daha yetkin olmalarını ve hasta bakım kalitesini artırmalarını sağlayacaktır. Hemşirelik öğrencileri, temel hemşirelik uygulamaları seçtikleri alandan bağımsız olarak, herhangi bir danışanla terapötik olarak etkileşimde bulunmak ve iletişim kurmak için kendilerini donanımlı ve rahat hissedebilecekleri psikiyatri eğitiminin ilkelerini uygulamayı öğrenmelidirler. Bu bağlamda hemşirelik eğitimi kapsamında verilen ruh sağlığı simülasyonu, kişisel bakım becerileri eğitimi ve liderlik becerilerine yönelik psikoeğitim programları öğrenci hemşirelerin psikiyatri hemşireliğine ile ilgili algılarını olumlu yönde etkileyebilmektedir.